-
1 alınmak
üstüne alınmak etwas auf sich beziehen;alınabilir erhältlich (-den bei, in D) -
2 alınmak
расстра́иваться; обижа́тьсяüstüne alınmak или üzerine alınmak — принима́ть (относи́ть) на свой счёт; расстра́иваться
üstüne alınma, o sana değil — не ду́май, что э́то отно́сится к тебе́
alınma komşum, geçecektir — не печа́лься, сосе́д, всё пройдёт
-
3 dershân
arapça-farsça درسخوان öğrenci. deruhde edilmek üste alınmak, görev bilinmek. deruhde etmek üstüne almak.
См. также в других словарях:
üstüne alınmak — 1) bir davranışın kendisine karşı olduğunu sanarak tedirgin olmak, alınmak 2) bir işi yapmaya söz vermek, ödev alınmak Her biri, ayrı bir defter sayfasının gözden geçirilmesini üstüne aldı. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
üstüne yormak — (kendi) alınmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
üst — is. 1) Bir şeyin yukarı, göğe doğru olan yanı, fevk, alt karşıtı Köyün üst tarafında, saman, taş ve yangın arasında, üstü sazlarla örtülmüş bir kulübenin önünde ateş yanıyor. H. E. Adıvar 2) Bir şeyin görülen yanı, yüzü Bu sefer taşın üstünden… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dershân — (A. F.) [ ناﻮﺨﺱرد ] öğrenci. ♦ deruhde edilmek üste alınmak, görev bilinmek. ♦ deruhde etmek üstüne almak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü